Kürt Bilge Musa Anter: Nam-ı Değer Ape

Kesin olarak bilinmemekle birlikte muhtemelen 1915-1917 yılları arasında dünyaya gelmiştir. Mardin'e bağlı Nusaybin'in Eskimağara köyünde doğmuştur. Annesinin adağı olduğu için adı Şeymuh olarak konulmuş daha sonra ise kendisi adını değiştirerek Musa yapmıştır. Musa Anter ilk okula başladığı senede Türkçe öğrenmiş ve köye gidip gelenlere tercümanlık yapmaya başlamıştır. Okul hayatı boyunca başarılı bir çizgi çizmiş ve okulu birincilikle bitirmiştir. Orta okulu Mardin'de yatılı olarak okuduktan sonra lise imtihanlarına girerek Adana'da yatılı okuma hakkı kazanmıştır. Bu yıllarda Atatürk'ün annesine hakaret ettiği suçlamasıyla bir süre gözaltında tutulmuştur.
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni kazandığı yıllar içinde Kürt Özgürlük Hareketi içinde yer almıştır. 1944 yılında evlenmiş ve Anter ve Dicle adında iki oğlu Rahşan adında bir kızı dünyaya gelmiştir. Şark Postası ve Dicle Kaynağı dergilerinde yazılar yazmaya başladı. 1956 da Gelibolu da yedeksubay olarak askerliğini yaptı. Askerliğini bitirdikten sonra Diyarbakır'a gitti. Canip Yıldırım ve Yusuf Azizoğlu ile birlikte yurt gazetesini çıkardılar.Gazetede seneler sonra Kürtçe olarak yazdığı Qımıl şiiriyle Türkiye gündemine oturdu. 1959 da Diyarbakır da yakalanarak İstanbul'a getirtildi. Harbiye Cezavinde hücreye kondu. Böylece tarihte 49 lar olarak geçen dava Başlamış oldu. (50 kişilik gruptan Emin Batu vefat edince 49 kişi kaldıkları için bu adı almıştır.)
49 lar idamla yargılandılar ama 27 Mayıs darbesinden sonra affedildiler. Musa Anter cezaevinde Birina Reş adlı tiyatro oyununu ve Kürtçe-Türkçe, Türkçe-Kürtçe sözlüğünü yazdı. Cezaevinden çıktıktan sonra Deng dergisini Medet Serhat ve Ergün Koyuncu ile birlikte çıkarmaya başladılar. Deng de kısa bir süre sonra kapatıldı ve yargılandılar. Hemen ardından Barış Dünyası ve Yön de yazmaya başladı. Haziran 1963 te tekrar cezaevine girdi ve bu defa 23 ler davası başladı. Mamak, Sultanahmet ve Balmumcu cezaevlerinde yattı.Cezası bittikten sonra Türkiye İşçi Partisi'nde görev yaptı. 1965 seçimlerinde Mardin den aday oldu ama son anda aday değişikliği yüzünden bağımsız olarak seçimlere girdi.
1967 yılında ilk hükmü gerçekleşti ve Çanakkale'ye bir yıllığına sürgüne gönderildi.Burada 38 nolu hücre kitabının çalışmaları otel odasında kayboldu. Çanakkale sonrası Suadiye de bulunan evinde yaşamaya devam etti. DDKO nun kurucuları arasında yer aldı. 12 Mart 1971 yılında tekrar cezaevine girdi ve Seyrantepe Askeri Cezaevinde üç yıl kaldı. Cezaevinden çıktıktan sonra Akarsu ya yerleşti. 12 Eylül 1980 de Nusaybin Cezaevi'ne kondu. Kısa bir süre sonra çıkarıldı. Yazım hayatına tekrardan 1985 senesinde başladı. Vaka-i Name yi kaleme aldı. 1988 de Dragos taki evine yerleşti. Tewlo, Azadiye, Welat, Rewşen ve Gündem gibi dergi ve gazetelerde Türkçe ve Kürtçe makaleler yazdı. 1988 de kurulan Halkın Emek Partisi'nde yer aldı. 90 lı yılların başında kurulan MKM ve Kürt Enstitüsü'nün kurucuları arasındadır. 
20 Eylül 1992 de devlet içinde derin güçler tarafından Diyarbakır'ın Seyrantepe Mahallesi'nde katledildi. Uzun yıllar Musa Anter cinayetinin failleri bulunamadı. Daha doğrusu herkesin bildiği bir sır olarak kaldı.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar