Posta Güvercinleri: Sessiz Ulaklar
Waterloo Savaşı'nı kaybeden Napolyan Bonopart'ın haberini tüm hızlı habercilerden bile hızlı bir şekilde (4 gün önce) İnglitere ulaştıran br posta güvercinin hikayesini duyunca bu yazıyı hazırlamak istedim...Posta güvercinleri I ve II. Dünya savaşları sırasında haberleşmede kullanılanmış ve en etkin haberleşme yöntemi olarak kabul edilmiştir.
Teknolojinin henüz insan hayatına girmediği dönemlerin en gözde haberleşme araçlarından biri olan ve şimdilerde yarış amaçlı kullanılan posta güvercinlerinin zorlu "eve dönüş" yolculuğunda karşılarına en çok bilinçsiz avcılar çıkıyor.
Mısır'da milattan önce 1200'lü yıllarda yetiştirilmeye başlandığı tahmin edilen posta güvercinleri, insanlığın teknoloji ile henüz tanışmadığı dönemlerde askeriyeden ticarete etkin şekilde haberleşme amaçlı kullanıldı. Posta güvercinleri, yüzlerce kilometre öteden getirdikleri mesajın kimi zaman tarihin akışını değiştireceğinden habersiz, sadece yuvalarına kanat çırptı.
İletişim araçlarının çeşitlenmesinin ardından "habercilik" görevini teknolojiye devretseler de posta güvercinlerinin yolculuğu burada bitmedi. En önemli özellikleri olan yuvaya bağlılıkları, onları bu kez de iyi birer yarışmacı yaptı.
Yurt içi ve yurt dışında büyük ilgi gören bu yarışmalarda posta güvercinleri, ayaklarına özel bir çip takıldıktan sonra çeşitli mesafelerden salınıyor. Yuvaya ulaşan güvercin kafese girdiği anda çip, bağlı bilgisayara kuşun mesafeyi ne kadar sürede tamamladığını bildiriyor.
Posta güvercini yetiştiriciliği, dünyada olduğu kadar Türkiye'de de büyük ilgi görüyor. Kuşlarına adeta çocuk gibi bakan, onlar için büyük paralar harcayan, zaman ve emek sarf eden yetiştiricilerin en büyük sıkıntısı, bilinçsiz şekilde avlanan ve aslında tek amacı evine dönmek olan bu kuşları vuran avcılar.
100 grama kadar yük taşıyabiliyor.
Posta güvercinlerinin ayrı bir ırk olduğunu ve kendine has fiziki özellikleri bulunur. Her güvercin türünün "posta" amaçlı kullanılamaz Bu kuş türünün iri yapısıyla öne çıkmaktadır. Hayvanın kas ve iskelet sisteminin uzun saatler havada kalmasını sağlanır.
Bu özelliği sayesinde yetişkin bir güvercinin 100 grama kadar yük taşıyabilir Yüzlerce kilometreyi hiç konmadan kısa sürelerde uçabilen posta güvercinlerinin ömrünün de yaklaşık 15 yıldır. Bir yanda yırtıcılar, bir yanda avcılar.Bugün İsviçre'de bazı kan bankaları ve hastaneler arasında halen posta güvercinlerinin kullanıldığı, kuşların 100'er gramlık kan tüplerini taşıdıkları bilinmektedir.
12 Ekim 1958, tarihinde Edirne ili İsmailce bölgesinde bir güvercin yakalanmış. Kuşun ayağında bir not varmış. Bulgarca notun tercümesi şöyleymiş; “Fişre’de traktör, nöbette 2 adam” Fişre, Bulgar sınırından Türkiye içine doğru dikine giren küçük bir derenin adı. Kime, ne anlatmak istediler acaba bu notla? Bilim adamları tarafından yapılan araştırmalar neticesinde; güvercinlerin dünya üzerindeki geçmişlerinin M.Ö. 1200 yıllarına kadar gittiği düşünülmekte. Bazı eski eserlerde ve mitolojik efsanelerde bu tüylü dostlardan sık sık söz edildiği saptanmış. Özellikle;
Nuh Efsanesi güvercinlerin üstün yeteneğinin insanlar tarafından ne kadar uzun zaman önce fark edilmiş olduğunu ve onlara verilen önemi çok güzel gösterir. Musevilerin kutsal kitabı olan Tevrat’ta ki bölüm şöyle;
‘Ve Nuh, sular toprağın yüzü üzerinden eksildi mi diye görmek için yanından güvercini gönderdi. Fakat güvercin ayağının tabanına bir dinlenme yeri bulamadı ve gemiye onun yanına döndü çünkü sular bütün yer üzerinde idiler. Elini uzatıp onu tuttu, kendi yanına gemiye aldı. Yedi gün daha bekledi ve güvercini gemiden tekrar gönderdi. Akşam vakti güvercin onun yanına girdi ve işte; ağzında yeni koparılmış zeytin yaprağı vardı. Böylece Nuh, suların yeryüzünden çekilmiş olduğunu bildi.’
Bu örnek bile başlı başına yeterli aslında ama bu kadarla kalmıyor. Güvercinlerden söz eden en eski yazılı kaynak Tevrat. İleri ki tarihlere de göz atalım.
İlk çağlarda, büyük devletlerin ortaya çıkmasıyla birlikte, iletişim ve haberleşme çok büyük bir önem arz etmiş. Devletlerin hızlı ve güvenli haberleşmede gösterdikleri beceri ya da beceriksizlik onların dünya üzerinde ayakta kalmalarına ya da yeryüzünden silinmelerine sebep olmaktaymış. İşte o dönemlerin iletişim teknolojisi sadece “posta güverciniymiş” arkadaşlar.
Birçok medeniyet bu tüylü dostların yeteneklerinden faydalanmayı bilmiş. Eski Mısır’dan Çin’e, Türk medeniyetlerinden Avrupa medeniyetlerine kadar birçok gelişmiş medeniyette haberleşme ağları kurulmuş. Gündelik hayatla ilgili haberleşmesinin yanı sıra savaş anındaki haberleşmelerde de çok önemli roller almış bu dostlar. Anadolu’da yapılmış olan kalelerin bazılarında güvercinlikler inşa edilmiş. Düşünebiliyor musunuz? Kalelerimizin mimari yapısının şekillenmesine bile sebep olmuşlar.
Yakın tarihte I. ve II. dünya savaşlarında da telsiz, telefon ve telgraf gibi haberleşme araçlarının kullanılamadığı ya da takibe takılabileceği ihtimali ile yine bu tüylü dostlar tercih edilmiş. Savaş sonrası hizmetlerinden ötürü madalya verilmiş güvercinler dahi olmuş. Aşağıdaki fotoğraf ; Nazi güçlerinin işgal ettiği Fransa kıyılarından havalanıp, İngiltere’nin en büyük şifre çözücü biriminin bulunduğu Bletchley Parka mesaj uçururken ölen ve 70 yıl sonra David Martin isimli kişinin evinin çatısında bulunan şehit güvercine ait.
Yorumlar
Yorum Gönder